Bu kitap, karmaşık toplumların ortaya çıkmasında maneviyatın ve dini ritüellerin rolüne dair disiplinlerarası bir çalışma sunmaktadır.
Seçkin bir grup doğabilimciyi, arkeologları, antropologları, filozofları ve ilahiyatçıları içeren bu cilt, Çatalhöyük'ü bir örnek olay incelemesi olarak ele alıyor. 9000 yıllık bir yerleşim yeri olan Çatalhöyük, ilk kez 1960'larda kazılmış ve o zamandan beri Ortadoğu'daki ilk çiftçilerin ve köy sakinlerinin sembolik ve ritüel dünyalarını anlamamızı sağlamıştır. Çatalhöyük dinin yerleşik yaşamdaki rolüne ilişkin teorileri sınamak için ideal bir yerdir. Elinizdeki kitap manevi ve maddi olanın bütünleşmesi, dinde inancın rolü, din için bilişsel temeller ve dinin toplumsal rolleri gibi temaları derinlemesine araştırmaktadır. Böylece de din ve dinin tarihsel varyasyonlarıyla ilgili güncel tartışmalara benzersiz bir bakış getirmektedir.