Uygarlık kavramı, geçmişten bu güne gelen insan uğraşlarının kentsel yaşamla ve kentsel kültürle bileşkesini ifade etmekte, çoğu zaman da medeniyet ile eş anlamlı olarak kullanılmaktadır. Genel olarak ulusal kültürün, bir iş veya teknoloji özelinde yoğunlaşması o alanda ulaştığı uygarlık düzeyini sembolize etmektedir. Diğer taraftan, Lojistik ve Tedarik Zinciri Yönetimi, gün geçtikçe organizasyonların adeta yeni bir işletme fonksiyonu gibi rekabet güçlerine tesir eden bir fenomen halini almakta, lojistik sistemlerin varlığı ve verimliliği de ülkelerin uluslararası ticaretine yön vermektedir. 2007 yılından itibaren, Dünya Bankası tarafından yayımlanan ve ülkelerin lojistik performanslarını değerlendiren Lojistik Performans İndeksi (LPİ) bu anlamda kabul gören çağdaş bir sıralama ve sınıflandırma aracı olma işlevini sürdürmektedir. LPİ sıralamaları incelendiğinde, esasen uygarlığın beşiği olarak kodlanan ülkelerin önemli bir kısmının üst sıralarda ya hiç yer almadıkları, ya da sürdürülebilir bir performans gösteremedikleri anlaşılmaktadır. Küresel düzeydeki bazı ağır siklet ülkelerin ise, ulusal kültürleri ve teknolojileri ile yoğurdukları lojistik becerilerini, adeta bir çekirdek yetenek gibi kullanarak medeniyetlerini lojistik uzmanlıkları ile besledikleri görülmekte, son yıllarda bunların arasına Avrupalı ve Asyalı küçük ölçekli ülkelerin de katılmaya başladıkları anlaşılmaktadır.