Yıl 2009- 2010 eğitim öğretim yılı… Doktora tez konumu belirlerken ülkemizde eğitim programlarına yön vermeye başlayan yapılandırmacı yaklaşımın okullarımızda daha etkili bir şekilde uygulanmasına nasıl katkıda bulunabilirim diye düşündüm. O dönemlerde yapılandırmacı yaklaşım yaklaşık 5 yıldır uygulanmasına rağmen bir yandan öğretmenlerin bu yaklaşıma yönelik ön yargıları devam ederken bir yandan da yeni öğretim yöntem ve teknikleri arayışlarına girilmişti. Gerek araştırmacılar gerek öğretmenler yapılandırmacı yaklaşıma yönelik uygulamalara ihtiyaç duymaktaydılar. Özellikle dünyada yapılandırmacı yaklaşımla ilgili literatür bilgileri yer alırken uygulamalar yetersiz kalmaktaydı. Yapacağım çalışma hem yapılandırmacı yaklaşımın savunduğu düşünceleri ortaya koymak hem de araştırmacılara ve öğretmenlere uygulamaya yönelik bir bakış açısı kazandırmalıydı. Yapılandırmacı yaklaşımın yüksek lisans tezinde de çalışan biri olarak bana en çok yansıyan yönlerinden biri, bireysel farklılıkların önemine vurgu yapması oldu. O dönemlerde mesleğinin 8. yılını geride bırakan bir öğretmen olarak aynı yaşlarda olup çok farklı özelliklere sahip çocuklarla çalışma fırsatım olmuştu. Bununla birlikte yetişkin eğitimleri vermeye başlamıştım. Yetişkinlerin de öğrenme ortamına getirdikleri farklı deneyimler, farklı ilgi alanları bulunmaktaydı. Hem çocuklara hem yetişkinlere eğitimler veren bir öğretmen olarak bireysel farklılıkları göz önünde bulundurmanın gerekliliğini ön plana çıkarma ihtiyacı hissettim. O dönemlerde hayatıma iki anlamlı söz girmeye başladı. Biri Waldorf yaklaşımının felsefesini oluşturan "Her çocuğun ritmi farklıdır" diğeri ise Gregory ve Chapman'ın (2002) farklılaştırılmış öğretimin çıkış noktasını oluşturan "aynı elbise her bedene uymaz". Bu sözlerden sonra içinde bulunduğumuz zamana bir katkıda bulunmam gerektiğini düşündüm. Yapılandırmacı yaklaşımın temel felsefesini ortaya koyacak, onu sınıflara taşıyacak, her çocuğun ilgi, istek ve ihtiyacına uygun olacak, sınıfında yapılandırmacı yaklaşımı nasıl uygulayabilirim diye soran meslektaşlarıma ilham verecek ve araştırmalara ışık tutacak bir çalışmanın kapısını aralamaya başladım. Hoş geldin hayatıma farklılaştırılmış öğretim… Önce derin bir araştırma süreci başladı. Neredeyse dünyada farklılaştırılmış öğretim ile ilgili yapılmış bütün çalışmalara ulaştım. Boğaziçi Üniversitesinin kütüphanesinin dili olsa da konuşabilse o günleri. Ardından örnek uygulamaları sınıfımda uyguladım. Öğrencilerimdeki yansımalarını görmek istedim. Öğrencilerimdeki yansımalarını görmek istedim. Öğrencilerimin geçirmiş oldukları öğrenme yaşantıları sürecindeki heyecanları, mutlulukları ve öğrenme çabaları çalışmalarıma yön vermeye başladı. Ardından tezime yönelik program hazırlama süreci ile devam etti. Başarılı bir şekilde farklılaştırılmış öğretimin etkinliklerine yönelik bir doktora tez çalışmasını tamamladım. Tezimi yazdıktan sonra sıra, farklılaştırılmış öğretimi meslektaşlarımla paylaşmaya geldi. Öğretmenlere yönelik farklılaştırılmış öğretim uygulamaları üzerine atölye çalışmaları gerçekleştirdim. 2015 yılında özel yetenekli öğrenciler hayatıma girmeye başladı. Özel yetenekliler eğitiminde farklılaştırma uygulamaları üzerine öğretmen eğitimler vermeye başladım. Tezimden sonra düzenlediğim her eğitim yeni bilgiler öğrenmemi de sağladı. Farklılaştırılmış öğretimi sahada uyguladıkça adeta ilk defa karşılaşıyormuşum gibi yeni bir yanını keşfettim. Eğitimlerden sonra yeri geldi eklemeler yaptım, yeri geldi işlemeyen kısımlarını çıkardım, yeri geldi farklı bağlantılar kurdum…Hem uyguladım hem öğrendim…. öğrendiklerimi geliştirdim….bugün ise öğrendiklerim, deneyimlediklerim, heyecanım bir kitaba dönüştü. Doktora tez sürecimden bugüne kadar edindiğim deneyimler doğrultusunda farklılaştırılmış öğretimi eğitim alanına bir bakış getirmesi amacıyla bu kitabı hazırladım. Türkiye'deki ilk çalışma olmamasına karşın farklı bir bakış açısı kazandıracağına inanıyorum. Kitabın birinci bölümünde olumlu sınıf ikliminin özellikleri yer almaktadır. Farklılaştırılmış öğretimi sınıflarında uygulamak isteyen öğretmenlerin öncelikle olumlu sınıf iklimi oluşturmaları gerekmektedir. Olumlu sınıf iklimi oluşturmak isteyen öğretmenlerin sınıflarında bireysel farklılıkları önemseyerek ders planları tasarlamaları, beyin araştırmalarını sınıflarında uygulamaları ve her çocuğa öğrenme için fırsat eşitliği sunmaları gerekmektedir. Kitabın birinci bölümünü bu konularda bir bakış açısı kazandırmak amacıyla hazırladım. Kitabın ikinci bölümünde farklılaştırılmış öğretimin kuramsal boyutu ilgili alanyazını analiz edilerek sunulmuştur. Farklılaştırılmış öğretimi sınıflarında uygulamak isteyen öğretmenlerin öncelikle farklılaştırılmış öğretimin ne olduğu bilmekle birlikte ne olmadığını zihinlerinde oluşturmaları gerektiğini düşünmekteyim. Bununla birlikte öğretmenlerin ders öğelerinin nasıl farklılaştırılacağına dair ilgili alanyazını doğrultusunda bir çerçevenin oluşturulması gerekmektedir. İkinci bölümde farklılaştırılmış öğretimin kuramsal çerçevesini oluşturmayı amaçladım. Bu bölümün farklılaştırılmış öğretimin kuramsal boyutuna yönelik bir bakış açısı kazandıracağına inanmaktayım. Kitabın üçüncü bölümünde ise farklılaştırılmış öğretimi hayata geçiren 10 öğretim yöntem ve teknik yer almaktadır. Her yöntem ve tekniğin ne olduğu, uygulama biçimi, olumlu yönleri ile birlikte sınırlılıkları detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Her yöntem ve teknikle ilgili bütün öğretim kademelerine yönelik örnek uygulamalara yer verilmiştir. Örnek uygulamaların farklı derslere ait kazanımlara yönelik olmasına dikkat edilmiştir. Her uygulamanın sonunda okuyucuların kendi branşlarına yönelik bir etkinlik hazırlama bölümü bulunmaktadır. Bu bölümlere yapacağınız ders tasarımlarını benimle paylaşmanızı rica ediyorum. Böylelikle bundan sonra yapacağımız çalışmalarda sizlerin paylaştıkları örnekleri sizlerin adlarınızı da belirterek bir araya getirmek ve daha çok sayıda meslektaşlarımızla paylaşabilmeyi çok isterim. Kitabın dördüncü bölümünde ise derslerini uzaktan eğitim modeli ile gerçekleştirmeyi planlamak isteyen öğretmenlerimize farklılaştırma uygulamalarında kullanabilecekleri dijital araçlar bilgisi yer almaktadır. İlgili alanyazınında da belirtildiği gibi önemli olan çok sayıda dijital araç bilmek değil dijital araçları amaçlarına göre kullanmak gerekmektedir. Her aracın özellikleri ile birlikte farklılaştırılmış öğretim sürecinde nasıl kullanılabileceğine dair bilgiler de yer almaktadır. Bu kitabın her cümlesinde ayrı bir heyecan yaşadığımı tüm içtenliğimle sizlerle paylaşmak istiyorum. Umarım bu heyecanımı sizler de hisseder ve farklılaştırılmış öğretim uygulamalarını daha çok sayıda öğrencimize hep birlikte ulaştırmış oluruz. Bu kitabın meslek yaşamınıza bir renk katması dileğiyle…