30 Ekim 1918 Mondros Antlaşması sonrasında Osmanlı'da iktidar İttihatçılardan işgalcilerin güdümündeki İtilafçılara geçmiş, Abdülkadir Bey de son görevi olan Bolu mutasarrıflığından alınmış, hakkında tutuklama ve yakalama kararı çıkarılmıştır. Peşine düşen İtilafçılardan kaçıp izini kaybettirdiği 1918 Aralığı ile Heyet-i Temsiliye'nin Elazığ Vali vekili olarak ortaya çıktığı 1919 Eylül'ü arasındaki yaklaşık on aylık zaman diliminde nerede olduğu, ne yaptığı bilinmemektedir.
Bu roman işte o bilinmeyen dönemde geçer. Düş ürünü olan aslında o zaman aralığında Abdülkadir Bey'in başından geçenlerdir, içinde yaşadığı varsayılan ortamlar ise gerçektir. Meşrutiyet'le başlayan Türk aydınlanmasının Cumhuriyetle taçlanacağı o süreçteki savaş bozgununun ardından gelen kurtuluş umududur onu yaşama bağlayan.