"Bir gün hayatımı geri almak için bir kitap yazdım; ama ne yazık ki dileğim gerçekleşmedi. Çünkü kitabı bitirdiğimde ben daha önce olduğum kişi değildim."
Siyasal ve ekonomik bir sistem ortalama insanların yaşam felsefelerine dayanır; yalnızca onların beklentileri ve olası hataları ile varlığını sürdürür. Bizler böyle tanımlanmış sosyo-ekonomik bir ortamda herhangi bir konuda bir karar mı veririz, yoksa verilen kararları mı uygularız ama daha kötüsü bunun bile farkında olmayan insanlar topluluğu muyuz? Eğer yaşam koşullarımız bu şekilde belirlenmiş ve bizler bu doğrultuda sınırları önceden belirlenmiş vasat bir hayata haksız bir şekilde mahkum edildiysek; şimdi önemli şeyler yapma kaygısı ile saplanıp kaldığımız vasatlığın bataklığından kim kurtaracak bizleri? İşte ortalama insan hayatının çok önemli bir bölümü belki de bu yüzden beklemekle geçer; sizi ya da diğerlerini kurtaracak olan bir kahramanı beklemekle...Oysa bizler çözüm için hazır olmadıkça kimsenin gelmeyeceğini bilmek zorundayız; çünkü çözüm bir insanın kendi gücünü keşfetmesidir ve eğer bu hayalimiz gerçek olursa her birimiz ortalamanın çok üstünde olacağız.
Her şeyin ideal bir zaman diliminde yapılması o kadar önemlidir ki, artık yanlışları bile doğru zamanda yapabilmek bir sanat halini aldı. Görünen o ki, günümüzde ekonomik ve politik gelişmeleri içinde yanlışlar ve doğrular birbirine karıştı ve böyle olunca içimizden biri bir hata yapınca herkes hata yapıyor. Bu hatalar zinciri içinde daima en başa dönmenin hayati bir önemi vardır ve bizi bugün olduğumuz noktaya getiren o kutsal başlangıçları arama yolculuğunda bu kitap konuları farklı perspektiflerle irdeliyor. Kitabın bir bölümü de İzmir kentinin geçmişinde var olan ilginç öykülerden oluşan derlemelerden oluşmaktadır. Yerli ve yabancı kaynaklardan yararlanılarak hazırlanan bu masalsı öyküleri de ilgiye okuyacağınızı düşünüyoruz.