"Selçuklu sultanları Hristiyan tebalarını merhamet ve hoşgörüyle yönetmiş, hatta bazı durumlarda tarafgir Bizanslı tarihçiler bile Hristiyanların sultanların yönetimini imparatorlarının yönetimine tercih ettiklerine dair imada bulunmuşlardır. Selçuklu idaresi altındaki Hristiyanlar Bizans İmparatorluğu'nun merkezindekilerden daha mutluydu ve sürekli akınlara maruz kalan Bizans sınır boyunda yaşayanlar en acınası durumda olanlardı. Dini baskı ve zorlama mevzubahis olduğunda Selçuklu döneminde bunun emaresi dahi yoktur." -William Mitchell Ramsay (1895)
Constantinopolis'in (İstanbul) 1204 yılında Latin Haçlılar tarafından işgali: "Bütün başlar acı içindeydi. Dar sokaklarda acı acı haykırmalar ve ağlamalar vardı, geniş caddelerde ağıtlar duyuluyordu, kiliselerden inlemeler, erkeklerin haykırışları, kadınların çığlıkları yükseliyordu. / Bu çılgınlar (Latinler) kutsal olan herşeye karşı çıktılar. Dindar kadınlara, evlilik çağındaki genç kızlara veya bakireliği seçerek manastırlara girip kendilerini Tanrı'ya adamış olan kızlara merhamet etmediler. / İsmailoğulları (Müslümanlar) böyle davranmamışlardı. Çünkü onlar Sion'u (Kudüs) zapt edince (1187 yılında) Latinlere merhamet ve iyilikle davranmışlardı." -Niketas Khoniates (1204)