Herkes gitti ben kaldım. Vagon dolusu insan geçti bir tren hızında ömrümden yine bir ben kaldım. Uzaklar yakın oldu bazen de yakınlar uzak, gördüm ki kala kala bir ben kaldım.
Soğuk betona öptürülmüş sırtımız, aramızda tonlarca mucur, biz senle ucu bucağı görünmeyen, karşılıklı uzayıp giden iki demir yığını… Bir o kadar yakın, bir o kadar yakından uzak…
İşte biz senle karşılıklı uzanmış iki dağ, dayı-yeğen ötesinde sır küpü iki dost…
Belki de yakınlık yolun bir oluşu, uzaklık ise aynı yoldaki saygımız… Senle sarıldığım hayatı, sensiz dişleyip sensiz ısırışım belki de Yakın Uzaklar…
Mustafa Tenker