"Teknoloji ile toplum ilişkisini Gibson'dan daha iyi anlatan biri yok." –Iain M. Banks
"William Gibson, bilimkurgu türünün en etkileyici yazarlarından biri. Her eserinde teknoloji ve onun insan hayatı üzerindeki karanlık etkilerini olağanüstü bir içgörüyle aktarıyor." –Margaret Atwood
"HAVA ÇOK SICAKTI, KROM'U YAKTIĞIMIZ GECE."
William Gibson, adını bilimkurgu tarihine neon harflerle yazdırmış, siberpunk türünü âdeta tek başına var etmiş bir yazar. Neuromancer'ın öncesini anlatan öykülerin de bulunduğu Yanan Krom ise Gibson'ın romanları kadar güçlü bir öykü kitabı.
Birbirinden farklı siber dünyaların kesiştiği, kitaba adını da veren "Yanan Krom" öyküsü iki bilgisayar korsanının siberuzayda büyük bir soygun gerçekleştirme çabasını, "Johnny Mnemonik" hafızasında büyük miktarda veri taşıyan bir veri taşıyıcısının hayatta kalma mücadelesini, "Gernsback Sürekliliği" gelecekteki ütopyaların halihazırdaki topluma olan etkilerini, "New Rose Oteli" ise bir şirket tarafından ele geçirilmiş bir geleceği anlatıyor.
"İç Bölgeler" uzayda kaybolmuş bir geminin mürettebatının yaşadıklarına odaklanırken "Hologram Bir Gülden Parçalar" bir adamın kaybolmuş bir aşkın ve onun holografik hatıralarının peşine düşmesini konu alıyor. "Kış Pazarı" ise gelecekteki bir dünyada, farklı gerçekliklerden gelen fantastik nesnelerin satıldığı bir pazarda geçiyor. Ayrıca William Gibson'ın John Shirley, Michael Swanwick ve Bruce Sterling'le birlikte yazdığı üç öykü daha bu kitapta kendine yer buluyor.
Yanan Krom, neon ışıklarıyla körleşen bir geleceğin tablosu.
Bruce Sterling'in önsözüyle