Zemra romanıyla sokaktaki insandan holding patronuna, aile içi çekişmelerden dostluklara, aşkın türlü hâllerinden evliliğe kadar gözlemleriyle okurda derin izler bırakan Nuran Taşhan, edebiyatımızın "yırtık" sayfasına bu kez öykülerini nakşediyor.
Yaşadığım En Güzel Dün'deki öykülerde insanın az önce doğmuşçasına, henüz kirletilmemiş hâliyle feleğin çemberinden geçmiş hâlini bir arada buluyoruz. Yazarın kalemi insanın zaaflarına yine anlayışlı, o zaafları örtme çabasına yine acımasız. Asla karakterleri yargılamıyor, bize sırları fısıldayıp çekiliyor. Bir yanıyla hep alaycı, hep mizah dolu…
Yaşadığım En Güzel Dün'deki öyküler, en mutsuz günlerimizin en mutlu günlerimizden doğduğunu inatla hatırlatıyor bize.
Nuran Taşhan, üzerinde kim olduğuna aldırmadan hayatı silkelemeye devam ediyor.
Biz o uçuşanlara öykü diyoruz.