Osmanlı klâsik edebiyatının nesir yazılarını oluşturan ve edebî, tarihî, didaktik (bilgi verici) olmak üzere farklı tarzlarda sınıflandırılan münşeatlar; yazışma kuralları, estetik değeri yüksek, kusursuz ve güzel nesir yazma sanatının (inşâ) kaideleri, mükemmel yazarlığın şartları hakkında bilgi vermek amacıyla kaleme alınmıştır. Yazma eğitiminin yazılı kaynakları olarak nitelenebilecek bu eserlerin, kendi dönemleri için yazma eğitimi kitabı işlevinde oldukları söylenebilir. Özellikle Tanzimat'tan sonra yazılanların bir kısmı okullarda ders kitabı olarak okutulmuş, bazıları özellikle ders kitabı olarak hazırlanmıştır. Bu kitap, günümüz Türkçe yazma eğitiminin, 14-20. yüzyıllar arasında yazma/yazışma kuralları ile ilgili bilgi verme gayesiyle kaleme alınmış münşeatlardaki resmini ortaya koymaktadır.
Bu resim, modern yazma eğitiminin kuramsal temellerinin münşeatlara dayandığını çarpıcı bir şekilde yansıtmaktadır. Zira bugün konuyla ilgili olarak sunulan Batı kaynaklı pek çok temel kavram ve kuramın yüzyıllar öncesinden münşeatlarda vurgulandığı görülmektedir. Bu noktada çalışma; Türkçe öğretiminde, öğrencilerin yazma beceri alanlarının geliştirilmesini sağlamak için kendi kaynaklarımızdan faydalanılarak oluşturulmuş bir literatür hazırlamaya örnek olma, dolayısıyla Türkçe eğitimine yeni bir bakış açısı kazandırma temel gayesini gütmektedir.
Bu maksatla incelenen bilim ve kültür mirası ürünlerinde yazma eğitimi alanındaki çalışmaların, tarih boyunca nasıl bir yol, yöntem, süreç izlediği ve bu alanın, münşeatlardaki yansımaları ortaya konmuş, genelde yabancı kaynaklardan çeviri yoluyla alınan ana dili öğretimi literatürü dışında, kendi öz kaynaklarımızın da bulunduğu ispatlanmıştır. Bu alanın bir ilim dalı olarak gelişip kuramsallaşması, hatta bu anlamda servet denebilecek bir birikimin ortaya konması; bilimsel, kültürel ve edebî geçmişimizde konuya verilen önemin göstergesi, bir yönüyle de dünya bilim mirasına sunulan katkılar olarak algılanabilir.