tıraşsız yüzümdeki gümüş çivileri parlatıyor epeydir,
parmaklıklardan süzülen ay ışığı.
gecenin gündüzden farkı yok;
gece, gün ışığının hayali içimde,
gündüzse mehtabın…
akşamüstleri gölgesi düşüyor alnıma
umutları kafeslemiş parmaklık karelerinin.
yeni bir hayatın müjdesi mi acaba,
maltadan gelen hoyrat ayak sesleri?
yoksa gülen yine duvarlarım mı olacak
gölgemi saklayıp gecelere!