Bir yanda mekân üzerinden dozu giderek artan bir yağma, diğer yanda sokaklara yeni bir ruh üflemeye çalışan yaratıcı toplumsal hareketler... Yeni Kent Sorunu, radikal kent kuramı ile politik aktivizm arasındaki bağlantıların izini sürerek süregiden küresel dünyamızda kent meselesine dair coşkulu ve ufuk açıcı bir yolculuk sunuyor.
Andy Merrifield, Haussmann'ın şehir planlamayı 19. yüzyıl Paris'ini işçi devriminden kurtarmanın bir aracına dönüştürmesinden günümüz metropollerine, Detroit gibi kentsel çöküntü alanlarından, son zamanlarda yükselen kent aktivizmine, kent deneyiminin nasıl da sınıf uzlaşmazlığı eliyle şekillendirildiğini ve komploların, ayaklanmaların ve toplumsal patlamaların savaş alanı olduğunu gözler önüne seriyor.
Manuel Castells gibi kent kuramcılarının çalışmalarının ötesine geçen Merrifield, şehrin sermaye eliyle bir fiili yağma alanı ve Occupy Wall Street'ten İspanya'daki Indignados'a yeni kent mücadelesi biçimlerinin zemini haline gelmesiyle, yeni bir kent sorunu tarif ederek bizi şenlikli yıkıma davet ediyor.