Kentlerimiz hızlı bir dönüşüm içersinde. Ancak, değişimi belirleyen temel politikalar, kentin kendi dinamikleri yerine, kenti rant sağlama aracı olarak gören küresel sermaye uzantıları tarafından oluşturulmaktadır. Halbuki yerel yönetimler, yerel kamusal hizmet birimleridir. Yerel kamusal hizmetlerin en yüksek yurttaş katılımıyla ve en saydam yöntemlerle halka ulaştırılması gerekmektedir. Ama kentlerimiz, belediyelerdeki, neoliberal politikaların, yağma ve talan uygulamalarının sonucunda, sağlıksız yaşam alanlarına ve kitlesel nüfus yoğunluklarının buluştuğu ortamlara dönüşmekte, toplumsal alanda yaşanan sosyal ve kültürel yozlaşmanın, rant ekonomisinin etkin olmasını sağlayan piyasacı bir anlayşın siyasete egemen olmasının, plansız sanayileşme ve çarpık kentleşmenin etkisi ile sağlıksız bir büyüme göstermektedir. Yolsuzluğun, yoksulluğun, işsizliğin derinleştiği kent ortamlarında, piyasacı güç ve dinamikler ile emekçi sınıfların karşı karşıya bulunduğu yeni bir süreç yaşanmaktadır. -Erol Kızılelma, SODEV Genel Başkanı-