Bilgi çağının başlamasıyla birlikte tüm alanlardaki değişim hızla artmakta ve gün geçtikçe hayatımıza daha çok yerleşmektedir. Değişen ekonomik, teknolojik ve sosyal koşullar karşısında yöneticiler de değişime ayak uydurmak zorundadır.
Mevcut düzenin ve verimliliğin devamını amaç edinen klasik yönetim anlayışına sahip liderlerin yerini, astlarıyla iletişimi kuvvetli olan, hedef belirleme ve karar alma sürecine astlarını da dâhil eden ve hem örgütü hem de astlarını değişime hazırlayan liderler almaktadır.
Teknolojik gelişmeler ve küreselleşme; yöneticilerin değişim ortamına uyum sağlamalarını, kendilerini geliştirmelerini, kurumlarına ve çalışanlarına vizyon ve yeni stratejiler belirlemelerini zorunlu kılmaktadır. Bilgi çağı, gelişmelere uygun bir liderlik anlayışını (Dönüşümcü Liderlik) gerekli kılmaktadır.