Onun, arkamdan çevirdiği oyunların arasında kovalamaca oynuyordum. Gerçeklerin arkamdan geldiğini görmeden koşuyordum. Bu oyunlarına takılmamaya, düşmemeye dikkat ederken peşimden hiç ayrılmıyordu. Elbet düşeceğimi biliyordu ve o gün, beni yok edecekti.
Hayatımı kendi ellerimle parçalarken yavaş yavaş sona ulaşmıştım. Onunla beraber yürüdüğüm bu yolda beni tüketmeyi başardı. Hemen ensemde nefesini hissediyordum. Acımayacaktı ve mahvettiği hayatımla kazanacaktı.
Neler olduğunu bilmemek içini kemiriyor değil mi?