"İlk defa kurduğum bir hayal kalbime inerek inancıma talip olmuştu. O talibe, biriktirdiğim tüm inanmışlığımı teslim ettim. Hangi hikayeler güzel biter bilmiyorum ama benim hikayem kırılmış inançlarımla birlikte, bir hüzün olarak yarım kaldı. O hüznün şiddetini aletler ve insanlar ölçemedi, ki zaten hüznün bir ölçü birimi yoktur. Unutursun, alışırsın tavsiyeleri üzerime yığınla atıldı. Oysa bana zaman dahil hiçbir şey iyi gelmiyordu. Nihayetinde onunla beraber yaşamaya alışmayı seçtim. Evet, seçtim diyorum çünkü ben hüznüme tutkundum. Damarlarımda kan ve kanıma karışmış nikotinle, kafeinle birlikte ölçülemeyen miktarda hüzün dolaşıyordu. Öldürmeyecek fakat hemen önümde yaşananları dahi görmeme engel olacak kadar yüksek promil hüzün."