Yarım kalmaz hiçbir masal ve her masal mutlu sonla biter... Mutlu sonu göremeyenler ya sonuna kadar sabredemeyenlerdir ya da masalı anlayamayanlar...
Eğer sonu mutlu değilse henüz masalınızın; siz sabreden, anlayan olun. Mutlak görürsünüz mutlu sonu, yetişirsiniz gökten üç elma düşerken masala.
Dünyevi masal mutlulukla bittiği vakit, ebedi masalın her merhalesi mutluluktur ki; Kutsal kelam ile akit. Bu yüzden ebeden sürmez hiçbir dünyevi masal; her bölümde adım adım yaklaşılır mutlu sona. Kimi masal kısa sürer, kimi bin bir gece, kimi ise ömürlerce...
Masalı yazan da O'dur, ne zaman son bulacağına karar verecek olan da.
O, elbette hep güzel, kusursuz masallar yazar. Ancak ihsan ettiği akılla bekler, layıkıyla anlayıp, sabredip, masalın sırrına ermemizi.
İlham eder sırları müstevzilerin gönüllerine, vakti geldiğinde. Olur da dahliniz olmadan yarım kalır ise, kaldığı yerden devam eder hikâye...
Tekerrür etmez dünyevi masal; devamı yaşanır, yaşanır, yaşanır... Bir gün biter, elbette ki mutlu son ile... Ve unutma; masallarda kaide şudur, yalnız ve ancak sonunda mutlu olunur...
Masaldır deyip geçme, hüsranla bitti diye üzülme; zahiri gördüğüne aldanıp, batini olana yazık etme. Etme ki, gönül gözün açılsın, masalın sonu çabuk yazılsın...