"Kötü bir düşünce: Kimsenin sana ihtiyacı yok, kendi kültürüne tamamıyla yabancısın, onun için hiçbir şey yapmadın, sen hiçbir şeysin. Ama Avrupa'da ya da başka bir yerde SSCB'de en iyi yönetmen kim diye sorulduğunda, cevap Tarkovski. Fakat burada tek kelime edilmiyor. Ben sanki yokum, yaşamıyorum, boşlukta yer kaplamayan bir şeyim. Hiç kimsenin sana ihtiyaç duymaması, baş edilmesi çok zor bir duygu. Ben de daha aşağı birinin gücüyle ayakta durmaktan nefret etmeliyim. İsteğim, bir insanın hayatını doldurmak, ya da değişik hayatları..."Kendimi çok kısıtlanmış hissediyorum. Ruhum içime sıkıştırılmış durumda, başka bir hayat alanına ihtiyacım var... Kendimle ilgili anıları okuyorum da ne üzücü, tam bir Rus öyküsü. Tatmin olmamış bir hırsla kendini yiyip bitirmiş çocuksu, saf bir kişilik. Mutsuz, çok mutsuz bir adam!.. Oysa benim tek isteğim, bir şeyler yaratmak..."