Zarife
Eskiden ilk aşk, şimdiki gibi değildi. İlk aşk, acemidir, Doğuludur! Aşk Doğu’dan gelir; Batı’dakiler, doğudan yükselen güneşe gerilen perdelerin gölge kımıldanışlarıdır. Aşk Anadolu’da yanık yüreklerden tüter. Aşk, taşra topraklarının en ücra yamaçlarında açan çiçek gibidir. Aşk, insanın kendi içine doğru kıvrılan bir dikenli tel topuna sarılarak sürdürülen yolculuktur. Aşk öngörülemez, planlanamaz, kurgulanamaz, ölçülemez, değerlendirilemez, yargılanamaz, başlatılıp sonlandırılamaz. Bu kitaptaki kısa hikâyelerle, aşkı yaşamak için kendini ateşe atanların kanat çırpmalarına tanıklık edeceksiniz. Mecnun gibiler biraz lakin kendilerini atacakları çölleri yok. Ferhat gibiler, heyhat, kaldırdıkları gürzün altında can veriyorlar. Kerem benzeri bir yola çıksalar da verem olup ölüyorlar! Velhasıl; hüzün ve ağlayış, kalbinizi titretiyorsa bu kitap tam size göre.
Devamını Oku