Saf ve katıksız susuyorum. Kimseye değil kendime susuyorum. O kadar içiyorum ama aklıma sana diyebilecek güzel bir söz bile gelmiyor yine susuyorum. Tamam, iltifat bahsinde sınıfta kalabilirim ama his bahsinde hayat birincisiyim. Bu yüzden uyandığında bana aklına bir dirhem bile iltifat gelmeyen katıksız Aziz Okur diyebilirsin, sana kızmam.Bir adam iki kurşunla vurulur. Dan! Dan! Sonra uyanır, kendini yoklar, aynada aksine bakar, bir daha bakar... En iyisi Aziz Okur'u bulmaktır. Müptezel, zaman tamircisi, uzun boylu sıska Aziz Okur'u... Hayat dediğin muamma, soru işareti bildiğin...Melaikeler, on kollu sürüngenler, tuhaflar, bilenler, yanılanlar, Hüsrev Tiryaki'nin retorik eserini okuyanlar... Orhan Gencebay'dan "Mevsim Bahar Olunca"yı dinleyenler... Neredesin ey Aziz Okur, nerdesin? Küfretmezsen iyi olur...Bülent Yıldız, bir nakkaş gibi "cehennet"i, bilmem kaç yıl önceyi, fakru zaruret kokusunu anlatıyor. Zifir, fantastik ve muzip, sahici ve rahatsız edici... Yeni roman!