Çağdaş ilişkisel psikanalizin en üretken isimlerinden olan Lewis Aron, kendine has bütüncül üslubuyla psikanaliz teorisinin geçmişten bugüne en önemli yapı taşlarına tek tek özenle dokunarak farklı kuramların ve kuramcıların birbirine nerelerde yaklaştığını, birbirinden nasıl uzaklaştığını olağanüstü, akılcı ve anlaşılır şekilde gözler önüne seriyor. Psikanalizde müştereklik ve karşılıklığı çok çeşitli boyutlarda ele alırken analizde etkileşim ce canlandırma kavramlarını yeniden değerlendiriyor, öznelerarasılık ve aktarım kavramlarını mercek altına alıyor, analistin özneliğinin ve kendini ifşasının klinik sürece etkilerini sorguluyor, analistin etnik anlayışını ve sorumluluklarını ilişkisel etik anlayışını ve sorumluluklarını ilişkisel psikanaliz perspektifinden ele alıyor.