Kurt Memo
Nefes nefese kalmıştı. Ayak atacak dermanı yoktu. Bu son nefes alışıydı sanki, hayatla son bağı, son buluşmasıydı. O, eve doğru koştukça ev sanki uzaklaşıyordu. Nihayet elini uzatıp kapıya bir iki vurdu. Öyle ki kapıyı kırıp omuzlayacaktı. Kapı açılmadı. Yüzyıl gibi geldi bu Memo’ya, bir an önce kendini kapının arkasına atmaktı niyeti ama kapı açılmıyordu bir türlü. O kadar sabırsızca çalıyordu ki onu gören yıllardır kapıyı çalıyor da sabrı tükenmiş sanırdı. Nihayet “Kim o?” diyen uykulu, tedirgin bir ses çalındı kulağına.
Devamını Oku