Şeytan- Peder Sergi
Lev Nikolayeviç Tolstoy (1828-1910): Anna Karenina, Savaş ve Barış, Diriliş’in büyük yazarı, yaşamının son otuz yılında kendini insan, aile, din, devlet, toplum, özgürlük, boyun eğme, başkaldırma, sanat ve estetik konularında kuramsal çalışmalara da verdi. Bu dönemde yazdığı roman ve öykülerinde yıllarca üzerinde düşündüğü insanlık sorunlarını edebi bir kurguyla ele aldı. Tolstoy otobiyografik özellikler taşıyan Şeytan öyküsünü yaşanmış bir olaydan yola çıkarak kısa bir sürede yazar ve eşinin bulmasından çekindiği için koltuk döşemesine saklar. Peder Sergi öyküsüyse bir manastır ziyaretinin kötü izlenimlerinin ardından şekillenir yazarın zihninde ve ancak on yıl sonra son halini alır. Her ikisi de yazarın ölümünden sonra yayımlanan Şeytan ve Peder Sergi öyküleri, konu açısından da benzerlik gösterir. İkisinin de kahramanları idealleri olan, yaşamlarına nasıl bir yön vermek istediklerini bilen, sağlam iradeli kişilerdir, fakat ikisi de kendilerine çizdikleri güvenli yolda ilerlerken içlerindeki şeytanla, kendi nefsiyle mücadele etmek zorunda kalır.
Devamını Oku