Türk Müzikolojisinin Kurucusu Rauf Yekta Bey (3 Kitap Set)
Rauf Yektâ Bey’in hayatı ve mûsikî alanındaki önemli katkıları, Türk müziğinin zengin mirasının korunması ve yaygınlaştırılmasına dair çaba ve gayretlerinin bir yansımasıdır. 60 küsur senelik yaşamında bir ömre nadir sığacak nitelik ve nicelikte kıymetli çalışmalarda bulunan Rauf Yektâ Bey’in kendi kabiliyet, azim ve çalışkanlığı bakımından ulaştığı seviye ona kâmil sıfatını kazandırmıştır. 19. asrın en büyük hoca ve bestekârları arasında gösterilen Zekâî Dede Efendi, Galata Mevlevîhânesi Şeyhi Ataullah Dede, Yenikapı Mevlevîhânesi Şeyhi Celâleddin Dede, Bolâhenk Nuri Bey, Ali Efendi, Neyzen Cemal Dede, matematik ve fizik üstadı Salih Zeki gibi isimlerin rahle-i tedrisatından geçmesi ve mûsikî sahasındaki büyük istidadı onu bu köklü geleneğin en mühim temsilcileri arasında görmemize vesile olmuştur. Akran olarak Ahmed Avni Konuk, Suphi Ezgi, Sadettin Arel, Kazım Uz, Ali Rıfat Çağatay, Hafız Ahmed Irsoy, İsmail Hakkı Bey, Tanbûrî Cemil Bey gibi hem mûsikîşinas hem de müzikolog şahsiyetlerle hemhâl oluşunun yanı sıra Yenikapı Mevlevîhânesi’nin neyzenbaşılığı, Darülelhân’da Şark Mûsikîsi Nazariyâtı ve Târihi hocalığı ve Tasnif ve Tespit Heyeti’nin de başkanlığını yapacak kadar müziğe hâkim bir şahsiyettir. Literatürümüze kattığı onlarca değerli çalışmasıyla adını hem Türk hem de Batı mûsikîsi tarihine bir münevver olarak yazdırmıştır. İlaveten döneminin güncel problemlerine açıklık getirmiş ve en önemlisi mûsikînin bilimsel olarak incelenmesinin ve tartışılmasının önünü açmıştır. Mehmet Öncel ve Muhammet Ali Çergel’in titiz çalışmasıyla hazırlanan bu üç ciltlik çalışmada özet olarak tafsilatlı bir Rauf Yektâ bibliyografyası, Doğu ve Batı müziğinin hemen her konusunu içeren 218 makale ve Türk Notalarıyla Kıraat-i Mûsikî, Şark Mûsikîsi Târihi ve Molla Câmî’nin Risâle-i Mûsikî çevirisinden müteşekkil üç eserinin Latinizesi yer almaktadır. Makaleler ve eserler, okuyucuyu rahatlatmak hasebiyle tasnif edilmiş ve biyografi, tasnife tâbi tutulamayan diğer makaleler, hitabet, mûsikî aletleri, mûsikî nazariyâtı, mûsikî târihi, mülakat, polemik, tenkid ve edebiyat olarak sunulmuştur. Makalelerin Osmanlı Türkçesinden Latin harflerine çevirisi esnasında okuyucunun aşinâ olmadığı düşünülen kelimeler tespit edilip yanına köşeli parantez içerisinde anlamı verilmiştir. Rauf Yektâ Bey’in mûsikî alanındaki derin bilgisi ve mücadelesi, Türk müziğinin bugünkü haline gelmesinde önemli bir rol oynamıştır ve ve gelecekteki gelişimine de etki edeceği muhakkaktır. Yektâ’nın mirasını anlamak ve Türk müziğinin zenginliğini keşfetmek isteyen herkes için emsalsiz bir başvuru kaynağı.
Devamını Oku