Uyurgezer
Taşınanların Bir Süre Sonra Delirdiği Veya İntihar Ettiği Bir Ev, Nereye Açıldığı Bilinmeyen Bir Kapı Ve Dehlizlerden Oluşan Karanlık Bir Labirent… Leon bir sabah uyandığında, karısının eşyalarını toplayıp kaçarcasına evden ayrıldığını görür. Kadının yüzünde ve kollarında morluklar vardır. Leon’un aklına gelen ilk şey artık geride kaldığına inandığı hastalığı olur: uyurgezerlik. Yoksa yine geceleri ikinci benliği devreye girip insanlara zarar vermeye mi başlamıştır? Bu soruya bir cevap bulabilmek için uykuya dalmadan önce başına hareket sensörlü bir kamera yerleştirir. Sabah görüntüleri izlediğindeyse dehşete düşer: Yatak odasındaki gardırobun arkasında daha önce hiç görmediği gizemli bir kapı vardır. Onu bilinçaltının en karanlık köşelerine girmeye zorlayan bir kapı…Hayal ile gerçeği ayıran çizgi bulanıklaştığında, insan kendini, kendisinden bile korkacak bir hale getiren ürkütücü bir kâbusun içinde bulabilir mi? “Kâbusunuz olacak bir gerilim. Labirentlerin arasında kaybolacaksınız. Hatta kitabı okuduktan sonra bir daha uyumak bile istemeyebilirsiniz.”Kirkus Reviews “Eternal Sunshine of the Spotless Mind ile Inception’ın karışımı gibi!”The Guardian “Bu kitap Fitzek’in gerilim türünün en büyük yıldızlarından biri olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.”Freundin “Fitzek uzun süre akıllardan çıkmayacak bir gerilim yazmış.”Publishers Weekly “Fitzek’in gerilimleri nefes kesici. Her an her şeyle karşılaşabilirsiniz.”Harlan Coben “Muhteşem bir psikolojik gerilim.”The Times “Muazzam… Kitabı bir an bile elinizden bırakabilirseniz, hayranlık uyandıracak derecede disiplinli birisiniz demektir. Uyurgezer, ilk sayfasından son kelimesine kadar size nefes almayı unutturacak harika bir psikolojik gerilim.”Booksectionde
Devamını Oku